6 Aralık 2018 Perşembe

Öyle munis, esasen edepsiz


Ucuz kelimelerin pahalıya anlam yüklediği saatler bunlar...
Gece Uzun.
Kalemimin ağzı dolu,
Ve bozuk küfürler...
Revize edinilmekten usanmış.
Sansasyonel girişler bekleyen...

Birazdan başlayacak bir iç savaş ve akabinde patlayacak gümbür gümbür vaveylalar...
Bir ben;
Yine bir ben...
Öyle meyus; öyle canhıraş...
Öyle munis..
Bir başıma...
Edepli, kibar, sakin, huzurun taa içinde boktan bir çember...
Sıçıp sıvazladığım ahmak düşümle...

Kalemimin de bir profili olmalıydı elbet.
Misyon sahibi ama küstah kalemim...
Lakin aramızdaki empatiye bir anlam veremediğim kalemim...
Şafak söküğü ağrılarımdan uyandığımda beri; afaki konuşmalarla günümü gün eylediğim payidar kalemim...

Yine ben; aktüel hesaplamalar yapamayacağımı bildiğim için ETİK(et)SİZ" olmayı seçtim...
Esasen edepsiz...

Akabinde topar-la-ma-ya-lım; Perestiş bir aşkın sancılarını...
Bırak dağılsın... canımız isterse toparlarız... istemezse istemez zaten...

Sen olsan olsan;
"Bu global düzende yine en ahmak kaybedilişim olurdun."
Ne diyordun, "Dejenerasyona uğramış tanrılardan gelmeyiz bir bakıma."

"Asparagas Hayallerden."
Sekteye uğrayan en işgal benliklerimizden; bencilliklerimizden...

biraz da; ateş olsak cürmümüz kadar yer yakarız hani...
Madem böyleyiz seninle;
edepsiz bir kadın olayım ben,
sen de küfürbaz bir adam ol.
Ben bu ahmak düşün en uykulu bekçisi,
Sen de kendini usta zannettiğin bu cağın en ergonomik Tanrısı ol...


Pia

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder